Hangi İman Ayakta Tutar?

Dünya gerçek yüzünü gösteriyor. Allah istiyor ki, dünyanın cennet olmadığını ve olmayacağını anlayalım. Buna anlayanlar suyun boğamadığı kimselerdir. Onlar hem boğulmamışlar hem muhtemel hatalarının silineceği ve aklanacakları bir süreç yaşamış olurlar. İnsanlık çapında büyük düşünüldüğünde, büyük olayların da bütün insanlara hitap eden bir ders olması bu süreçleri gerektirmektedir.

CAN SİMİDİ

CAN SİMİDİ

Bir gün yer küre su ile dolduğunda sadece iman edenler boğulmadı. İman can simidi oldu. Helaklerden kurtaran, şeytanın ağır baskıları altında ezdirmeyen, nefessiz bırakmayan, çevre daralmasına karşı sahibini göklere yükselten iman kurtaran imandır. Mideden yönetilme yerine kalpten yönetilen insanın imanı kurtaran imandır. İnsanların ‘benim imanım’ demeleri kesinlikle o imana kavuşmuş olmalarını göstermiyor. Allah’a iman, Allah’ın istediği gibi olduğunda imandır. Bir bütün olarak var olduğu iddia edilen ama hayatın ayrıntılarında izi görülemeyen iman ruhları daralmaktan kurtaran iman değildir. Hayatın çileleri ile karşılaşıldıkça devreye giren, deprem olurken sarsılmadan ayakta kalabilmeyi, nefeslerin kısıldığı zamanlarda soluk yetiştiren, yalnızlığın çöktüğü anlarda arkadaş olan iman o, ateşe atılanın yanmasını önleyen, kuyulardakileri kurtaran imandır. Her iman da o iman değildir. Özellikle zor zamanlarda varlığı hissedilen iman bizden istenen imandır.

Öyle bir iman için imanımızın şu incelikleri barındırması ve o inandığımızı içimize sindirmemiz gerekir:

SADECE ALLAH

SADECE ALLAH

Bir:

Var dediğimiz şey ikidir:  Biri Allah Teâlâ’dır, diğeri de onun dışındaki her şeydir. Sadece Allah ve diğerleri. Başka bir tasnif yoktur. Bir tarafta Allah vardır diğer tarafta da bütün canlılar, cansızlar, büyüklü küçüklü yaratıklar. Ve bir de o yaratıkların varsa eylemleri, o eylemler de onlara ait değildir. Onlar da Allah’tan başka şeylere dahildir. Allah baki gerisi fanidir.  Allah bütün bunların ve eylemlerinin Rabbidir. Her şeyi yaratan odur. Her şeyin sahibi odur. Her şeyde söz hakkı ondadır. Onu inkâr ettiğini söyleyen birinin o sözünü sarf etme kudretini veren de odur.

Onun yazmış olması dışında hiçbir şey asla oluşmaz, oluşmayacak da!

Onun yazdığı ve olmasını dilediği şeyler içinde insanın yapmada karıştığı şeyler, insanın hesabını vereceği şeyler olur. Zira Allah, insanın neye karışıp neye karışmayacağını sınamak için onu yaratmıştı. İnsanın karışmadığı ama onun çevresinde veya üzerinde olup bitenler ise insanın sorgulanmayacağı şeylerdir. Her iki durumda olup bitenler asla bir başıboşluktan değildir. İnsan anlasın veya anlamasın en küçüğünden en büyüğüne kadar her gerçekleşende Allah’ın derin hikmetleri vardır. İnsan o hikmetleri anlamakta yetersizdir çünkü o, mahlûktur; mahlûk halikını çözemez.

Allah’a iman eden bir insan, olup bitenlerin tartışması ile vakit kaybetmez. Olayların onun da içinde bulunduğu büyük bir sınav süreci gereği olduğunu bildiği için ezilmemeye, kaybolmamaya ve kaybetmemeye çalışır. Depreme karşı dayanıklı bina yapar. Yangına karşı tedbir alır. Sele karşı kendini korur. Hastalığa karşı sağlıklı olmanın tedbirlerini kollar. Böylece bu büyük evren projesinde ve muhteşem hikmetli kaderin önünde suçlu duruma düşmez. Tıpkı namaz kılmayarak ateşe aday olma durumuna düşmeyeceği gibi belalara karşı da suçlu olabileceği boşluklar içinde bulunmaz. Dünya onun değildir, hiçbir şey onun iradesine göre yürümemektedir. Dünyada tek başına kalmış birinin ciddiyeti ile yaşamaya çalışır. Böyle bir yaşama tarzı da olayların ağırlığı altında pasif kalıp yok olmaktan kurtarır onu.

O’na Güven

O’na Güven

İki:

İman eden insan bilir ki, imanı onu Allah’a güvenmeye mecbur etmektedir. O güven sayesinde kendisi gibi insanların onu öldüremeyeceğini, belaların ve afetlerin değil ecelin insanı öldüreceğini anlar. Kaderde ona hayat yazılmadığı sürece üzerine bir dağın düşmesi ile hayatını kaybetmesi ya da bir görülmez virüsün onu öldürmesi arasında sebep olarak fark olmaz. İmanı böyle bilir, bunun gereğini yapar.

Dünya toprağında Allah’a karşı baş kaldırma anlamına gelen küfür ve ağır günahların bulunması insan neslinin geleceği açısından afetin ta kendisidir. İnsan doğal afetlerle mücadele ettiği kadar doğal olmayan isyan ve yanlışlarla da mücadele etmelidir ki çift ayakla yürüsün ve çökmesin.

Sonsuzluk?

Sonsuzluk?

Üç:

İnsan, kendi hatası olmayan sonuçlarla karşılaştığında kaybetmez. İyi veya kötü olan olaylar karşısında insan, kurallara uygun yaşayıp yaşamadığından sorumlu olur. Öyle bir sorumluluğu yoksa başına gelebilecek muhtemel eziyetler onun için kazanca dönüşecektir. Allah’ın cennet dışındaki bir mülkünde kimseye sorunsuzluk vaadi yoktur. Vaat ettiği şey, sorunsuzluk diyarıdır sadece. Onun gereği olarak da sorunlarla sabır ve sebatla mücadele etmeyi istemektedir.

Gelişen olaylara Müslüman’ın bakışı şudur:
Dünya gerçek yüzünü gösteriyor. Allah istiyor ki, dünyanın cennet olmadığını ve olmayacağını anlayalım. Buna anlayanlar suyun boğamadığı kimselerdir. Onlar hem boğulmamışlar hem muhtemel hatalarının silineceği ve aklanacakları bir süreç yaşamış olurlar. İnsanlık çapında büyük düşünüldüğünde, büyük olayların da bütün insanlara hitap eden bir ders olması bu süreçleri gerektirmektedir.

Sonuçlar

Sonuçlar

Dört:
İman etmiş bir insan büyük veya küçük her olaydan sonra şu sonuçlara ulaşmış olmalıdır:

  1. Allah’ın büyüklüğü ve kudretine imanı artmıştır.
  2. Bir kul olarak Allah’ın huzurunda acizliğini anlamış ve şükrünü artırmıştır.
  3. Hataları ortaya çıktı ise onlar için af dilemiştir, tekrar yapmamaya ciddi kararlar vermiştir.
  4. Süreci sabırla geçirip geçirmediğine bakmış ve eksik kalmış ise hayatının geri kalan bölüm için sabır eğitimini artırmıştır.
  5. Kendisi dışındakilerden kaynaklanan sorunlar ve eksiklikler için bütün insanlığı kuşatan planlamalar yapmaya başlamıştır. Bu da beraber yolculuk yaptıkları geminin kurtarılması projesi olmuş olur.

Hiçbir şartta kaybetmeyen, dünyayı cennete yürüyüş yoluna çeviren idrak bu idraktir. O iman da bu imandır, zor zamanlarda ayakta tutar biiznillah. Bizim imanı sadece ahirette cehennemliklerden olma riskine karşı garanti görmemizle, onun yanında dünya hayatını da kurtaran kurtarıcı olarak görmemiz arasındaki fark budur.

0 Yorum

Bu içerik ile ilişkili bir yorum bulunmamaktadır.
Yorum Yap