Günah İşledikten Sonra Ne Yapmalı?
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla.
Mü’min, bir günah işlediği zaman ne yapmalıdır ve bizim için bu konudaki ilahi yönlendirmeler nelerdir?
“Her Âdemoğlu çokça hata eder. Çokça hata edenlerin en hayırlısı çokça tevbe edenlerdir.”[1]
Bilmeliyiz ki Allah Teâlâ tevbelerimizi kabul eder ve bizler tevbe etmekten bıkmadıkça O da affetmekten bıkmaz!
“Çokça hata edenlerin en hayırlısı çokça tevbe edenlerdir!” hadisindeki en hayırlı kişiden kasıt, bıkıp usanmadan tekrar tekrar tevbe eden kimsedir. Müslümanların yapacağı en büyük hata ve şeytanın Müslümanlar için en büyük tuzağı, ümitsizliktir.
Bunun karşısında sürekli olarak şu ayeti hatırlamalıyız: “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.”[2]
Günahların en büyüğü Allah’ın rahmetinden ümit kesmektir. Bunun yanında Allah Teâlâ, tevbe edenleri ve günahlarından arınanları sevdiğini buyurmuştur. Bu sebeple sürekli olarak tevbeyi yenilemek çok önemlidir. Daima kalbimizi temizleyelim ve onun kararmasına izin vermeyelim!
Allah’a yemin olsun ki kalbimizin kararması bizim için çok büyük bir tehlikedir. Öyle bir noktaya gelebiliriz ki kalbimiz taşlaşır hatta taştan daha katı bir hale dönüşür.
Kalbimizin katılaşmasını önlemek ve günahlarımızın af olması için yapmamız gereken şeyler vardır. Yapmamız gereken şeyleri hemen günah işledikten sonra yaparsak, günahlarımızı bekletmemiş ve tevbemizin kabul edilmesinin ihtimalini arttırmış oluruz.
Günahtan Hemen Sonra
Peki bir günah işlediğimiz zaman bunun sonrasında hemen yapmamız gereken şeyler nelerdir?
[1] Tirmizî, Kıyâmet, 49.
[2] Yûsuf, 87.
Günahın Peşine Hayırlı Bir Amel İşlemek.
Kötü bir şey yaptığımızda hemen ardından hayırlı bir amel işlemeliyiz. Zira Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.”[1]
Bu ilk ilacı unutmayalım ve daima onu hatırlayalım!
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ise şöyle buyurmuştur:
“Kötülük işlersen, hemen arkasından iyilik yap ki, o kötülüğü silip süpürsün.”[2]
Allah’ı Hatırlayarak Tevbe ve İstiğfar Etmek
Ebu Bekir radıyallahu anh, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemi şöyle buyururken duyduğunu rivayet ediyor:
“’Bir kul bir günah işler, sonra güzelce abdest alır ve hemen kalkıp iki rekât namaz kılarak Allah’tan bağışlanma dilerse, Allah mutlaka onu bağışlar!’
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem sonra şu ayeti okudu:
‘Onlar çirkin bir iş yaptıklarında ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı hatırlayıp günahlarından dolayı hemen tevbe-istiğfar ederler. Zaten günahları Allah'tan başka kim bağışlayabilir ki! Bir de onlar, işledikleri kötülüklerde bile bile ısrar etmezler.’[1]”[2]
Sadaka Vermek.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Sadaka, suyun ateşi söndürdüğü gibi hataları söndürür.”[1]
Bir günah işlediğimiz zaman sadaka vermeliyiz. Günah işledikten sonra sadaka vermekte acele etmek Rabbimizin öfkesinin ve cezasının önüne geçecek işlerdendir.
Zira Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“Sadakaları açık olarak verirseniz bu ne güzel! Şayet onu yoksullara verirken gizlerseniz bu sizin için daha da hayırlıdır ve sizin bir kısım günahlarınıza kefâret olur. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.”[2]
Ayet gayet açık; sadaka işlenilen günahlara kefaret olur!
Bir başka ayette ise Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
“Onları arındırmak ve temize çıkarmak üzere mallarından sadaka al!”[3]
Sadaka, kalbi günahlar ve onların izlerinden temizler ve arındırır.
Tevbenin Kabulü İçin
İlim ehli kimseler, tevbenin kabul edilmesi için gerekli şartlar için şunları söylemişlerdir:
- Geçmiş günahlara pişmanlık duymak.
- Günahı hemen terk etmek.
- İleride aynı günahı bir daha işlememeye yönelik azimli olmak.
- Eğer kul hakkına girecek bir günah işlenmişse insanlardan helallik istemek.
Tevbe, güç yetirilebildiği ölçüde her Müslümanın üzerine daimî bir farzdır ve hemen yapılması gerekir. İster küçük ister büyük günahlar için olsun fark etmeksizin derhal tevbe edilmelidir; tevbenin ertelenmesi câiz değildir. Çünkü tevbe, kurtuluşun nişanesi ve uhrevî başarının geçtiği yoldur.
Ebu Zerr radıyallahu anhden rivayet edilen kudsi bir hadiste, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Rabbimizden şöyle aktarıyor:
“Ey kullarım! Siz gece-gündüz günah işlemektesiniz, bütün günahları affeden de yalnızca Benim. Benden af dileyin ki sizi bağışlayayım!”[1]
Benden af dileyin ki sizi bağışlayayım…
Allah bizleri çokça tevbe edenlerden eylesin ve günahlarımızı bağışlasın.
[1] Muslim, Birr 55.
0 Yorum