Mescid-i Aksâ Zehirlemesin!

Mescid-i Aksâ Zehirlemesin!

Dünya, Âdem aleyhisselamdan beri aynı dönüyor. Değişen bir şey yoktur. Biz sadece çeyrek asrına şahidiz.

Mekke de böyleydi asırlar önce.

O gün de “Allah’ın yardımı ne zaman?” dendi.

“Acele ediyorsunuz, sizden öncekiler demir tırmıklarla öldürülür, testere ile ikiye ayrılır, ateş çukuruna atılırdı da sabrederlerdi” diye cevap geldi Resûlullah’tan. Sallallahu aleyhi ve sellem...

Mekke’nin putlardan temizlenmesi en az 20 yıl sürdü, o da nübüvvetten sonra.

Önce nefislerdeki putları kaldırmayı emretti Allah azze ve celle.

20 seneden fazla, kalpler şirkten ve günahlardan arındırıldı. Allah’ın emirlerine teslim olundu. Haramlar hayattan çıkarıldı. Medine kadınları Allah’a boyun eğdi, adamları peygamberlerini örnek aldı. Sokakların ve çarşıların kurallarını kâinatın sahibi belirledi. Kanunlar Allah’ın kanunu oldu ve Mekke kendiliğinden fetholdu. Putları temizlemek böyle bir ümmete nasip oldu.

Bedir de öyleydi; ancak içlerindeki her şeyi tamamen Allah’ın rızasına endekslemiş kimliklere melekler ordusu yardıma geldi.

Uhud’da ise tam tersi oldu; dünya sevgisi kalplere girince içinde Allah’ın peygamberinin olduğu orduyu melekler yalnız bıraktı. Müminler mağlup oldu.

Af dilediler Allah’tan. Allah affetti. Hendek’te yine Bedir oldu.

Sünnetullah budur: Allah’a isyan edene Allah’ın yardımı gelmez. Günahlara rağmen işler yolunda gibi gözüküyorsa ve fetih bile gelmişse o zaman bu istidraç olur ki anlamı, helak sürecinin ateşlenmesidir. Toplumlar zevk içindeyken Allah’ın azabı gelir.

Başımıza gelenler Allah’a dönmemiz için fırsattır. Ne var ki bunu anlayan ve o dönüşü sağlayan insanlar hep azdır.

Kudüs’teki kardeşlerimiz eğer bu yeryüzü kanununa uygun yaşarsa Allah onların eliyle zafer vaat eder. Bu haktır. Şüphemiz yoktur. Onlar dahi orada bir yandan cihad ederken diğer yandan günah bataklığına, tefrikaya düşerlerse Mescid-i Aksâ’nın şerefini Allah onlardan da alır.

Orada olamayan müminlerin duası için de aynı şey geçerlidir. Günah bataklığına batmış bir toplumun duasını Rabbimiz kabul eder mi? Duadan önce günah temizliği gerekmiyor mu? Damarlarda mikrop varken dış görüntümüz bizi hastalıktan kurtarır mı?

Mescid-i Aksâ mübarektir ve kıyamete kadar mübarek kalacaktır çevresiyle birlikte. Mesele bizim mübarek olup olmadığımızdır.

Allah, bereketli topraklara mübarek insanları vâris kılar. Kendisi mübarek olmaya gayret etmeyenin, Kudüs’ün mübarek olması ile avunması olsa olsa bir oyalanmadır.

Su hayattır ama günde 10 litre su içen zehirlenir. Mescid-i Aksâ da böyledir. İzzetimizdir, imanımızdır. Ama tek başlık değildir. Şeytan, Kudüs hurması vererek bizi sarhoş ediyor ve böylece özümüzdeki vazgeçmediğimiz günahları unutturuyor, kendimizi zorlayarak yapmamız gereken ibadetten ve uymamız gereken ahlak ve şeriat sisteminden gafil bıraktırıyorsa Mescid-i Aksâ bizi zehirleyen bir suya döner; hayattır ama öldürebilir.

Hocaların, kanaat önderlerinin ve STK’ların görevi, minarelerden yükselen dualardan ve salâlardan önce toplumu tevbeye ve istiğfara çağırmaktır. İmansızlık almış başını gidiyorken, iffetten söz etmek aşırılıkken, faiz her eve girmişken, zina sokaklara düşmüşken, içki ve kumar devlet eliyle sunulurken, Müslümanlar’ın yönetici olduğu medya kanallarında dizi-filmler ve sair programlarla Allah’a isyan edilirken, nesiller ifsat edilirken sadece salâ okutmakla ve dinlemekle yetinmek, övünmek, miting yapmak ya da tweet atmak tam bir İblis tuzağıdır.

Yardım ve zafer sadece Allah’tandır. Allah ise vaadini, yardımına uygun yaşayan kullarına nasip eder.

Son nefesimize kadar küfre ve Yahudi’ye nefret beslemek imanımızdır. İç Yahudilik ve ikiz kardeşi olan sekülerizmden arınmak cihadımızdır. Allah’ın rahmetinin anahtarıdır.

Mescid-i Aksâ’dan önce kendimize bakalım: O bize Mescid-i Aksâ’yı gösterecektir.

Nefsi işgal altında olanı özgür Kudüs hürleştiremez.

Şehvetlerinin esiri olan, Mescid-i Aksâ hür olsa da köledir.

Mahşer günü Mescid-i Aksâ için ne yaptığımızdan önce kendimizi takva sahibi yapmak için ne yaptığımız sorulacaktır. Zihnini açanlar, ufuklarda Kudüs’ü de böylece görmüş olacaklardır.

Putlardan temizlenmiş Kâbe’de bir secde yapabilmek için dünyaya ait zevklerini öldürüp kullara kulluktan sıyrılarak Allah’a kulluğun hazzı ile yıllarca sabreden ashab-ı kiramdan Allah razı olsun. Hak ede ede Allah’ın zaferine muvaffak oldular. Onların yoluna talip olanlara da selam olsun!

0 Yorum

Bu içerik ile ilişkili bir yorum bulunmamaktadır.
Yorum Yap